Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

27 Kasım 2011 Pazar

19# AIESEC Weekend!

İşte bunun hakkında yazmazsam üzülürdüm. AIESEC hayatımda büyük bir yer kaplamaya başladı artık. Mükemmel 2 gün geçirdik. İnanılmaz. Hem dibine kadar eğlendik, hem de takım olmayı, birlik olmayı öğrendik.

Peki ilk gün neler oldu? Çok kısa bahsetmek istiyorum. 4 takım roll-call'larını yaptılar, sunumlarını yaptılar. Videolarını izledik. Objektif olarak bakmaya çalışıyorum her ne kadar Marketing takımında olsam da :) Ama yaptığımız skeçin fark yarattığını ve herkes tarafından beğeni topladığını rahatlıkla söyleyebilirim ve videomuzu çok eğlenerek çekmiştik onun da beğenildiğini düşünüyorum. Sabah 7.30da gelen TM takımı kapıyı tuttuğu için de tebriklerimi tekrar buradan iletiyorum not olarak. Non-co takımının çoğu üyesine de söylediğim gibi roll-call'u çok beğendim. Her ne kadar çok çalışamadıklarını söyleseler de ben çok beğenmiştim. Receplerden bahsetmek gerekirse liderleri Burak'la çok iyi bir takım oldular bence ve çok çalıştılar. Bunların hepsi farkedildi. OGX takımı beni şahsen hayal kırıklığına uğrattı. Kötü değillerdi ama tutuklardı sanki. T-shirtlerini çok beğendiğim bir takımdı. Biz çoğu geleneği o gün daha iyi öğrendik daha iyi kavradık. Yaşadık. Ama günün sonunda herkes yorulmuştu zaten.

2. ci gün yani bugün neler yaptık? Geriye kalan 2 takım yani Finance ve Talent Management takımları. Finance takımının eğitici bir canlandırması oldu. Bir şirkete gidilip nasıl bir şeyler raise edebiliriz sorusunu cevapladılar. AIESEC'i nasıl anlattıklarını gördük. Ben beğendim :) ve TM takımının sunumdan önce BilgeAdam'dan geldiler ve bize yaklaşık 1-1.5 saatlik bir Excel eğitimi vermeye çalıştılar. Her ne kadar sonlara doğru yemek kokuları burnumuza gelse de ilgi çekici olmuştu bence. Ve sırada son takım TM'di. Videolarıyla yaptılar yine açılışı her takım gibi. Videolarındaki ilgi çekici kısım Cumhuriyet caddesindeki yaptıkları roll-call'du. Videonun hemen ardından canlı roll-call'larını izledik ve gayet eğlenceliydi. Ve sıra sunumlarına geldiğinde gördük ki oldukça başarılılardı.

Eğer ilk günün akşamı sorsalardı herkes Marketing derdi eminim ki en iyi delegasyona. Ama TM takımının yaptığı sunumdan sonra işler biraz değişti. Durum dengelendi. İki tarafta heyecanlıydı ama bir takım seçilecekti. Bu takım da TM oldu. Herkes çok çalıştı -yine benim görüşüm- AIESEC BURSA kazandı!

Günün sonlandırmadan ATEMKO'ya hazırlıklar yapıldı. Yeni besteler söylendi. Geleneklerimizden bahsedildi. AIESEC Bursa'nın ATEMKO'daki görevlerinden orada yaptıklarını şeyleri öğrendik ve herkesin heyecanla 10-13 Aralığı beklediğini gördük ve söylemek istediğim bir diğer şey MMF OC'leri açıklandı. Kuşkusuz ben en çok Arda Yüzbaşıoğlu'nun seçilmesine sevindim. Bütün arkadaşları tebrik ediyorum. Burak Ağaoğlu'na da başarılar diliyorum :)

Ve son olarak şunu söyleyerek bitirmek istiyorum.

We Are Ready For ATEMKO 2011!
AIESEC BURSA!


20 Kasım 2011 Pazar

18# AIESEC'te olduğumu hissediyorum artık!

'AIESEC ne?' diye soranlar olacak. AIESEC'i kısaca anlatmak gerekirse (ne kadar zor olsa da yapısından bahsedebilirim.) bir öğrenci topluluğu. Üniversite öğrencileri. Her isteyen katılabilir. Ama şunu akıldan çıkartmamak gerekiyor. Herkes AIESEC'e göre değildir. AIESEC de herkese göre değildir. AIESEC öğrencilerin kendilerini geliştirmesi için fırsatlar sunan bir kuruluş. Yurtdışı stajları en önemli unsuru olmakla beraber, liderdik ruhunu, girişimciliği, topluluk önünde konuşabilmeyi geliştirebiliyor. Bu tabii ki kişiye bağlı. AIESEC'e ne kadar verirseniz o kadar alabilirsiniz. Bu sizin her zaman yararınıza olur.

Son şube toplantısında(19 Kasımdaki) 3 organizasyonun OC'leri(Komite üyeleri) açıklandı. OCP'ler (Proje başkanları) zaten belliydi. Mülakatlar yapılmıştı. Organizayonlardan biri 'Hug the World',  diğeri 'Break up the Barriers', bir diğeri 'AIESEC 39. yıl yemeği organizasyonu'. Hepsine 5 veya 6 tane OC seçileceğini tahmin ediyorduk.

İlk önce yemek organizayonun OC'leri açıklanmaya başlandı. 'Pata Pata'ları bütün şube beraber yaptık. Ben de yemek organizasyonun OC'lerinden biri olmuşum. Gerçekten mutluydum. Zaten Ömer dediklerinde şubede başka Ömer var diye baktım ama kimse yoktu. Beni çıkarttılar oraya. Heyecandan düzgünce konuşamadım bile. Bütün OC'ler açıklandıktan sonra herkesin suratında güzel tebessümler gördüm. Bazılarında tebessümü aşıp kahkalara dönüştüğü de olmadı değil.

Konfetiler havalarda uçuştu ama haberimiz yoktu ki o akşamki bütün pisliği yeni seçilen OC'ler temizlermiş. Her şey bitip herkes dağıldığında biz oraları topluyorduk. İşte ben dün akşam orada yaşadıklarımla artık kendimi bir AIESECer hissediyorum. Şimdiden böyleyse ATEMKO'ya(AIESEC Türkiye Eğitim ve Motivasyon Kongresi) gidersem döndüğümde nasıl hissederim bilmiyorum. Şimdi çalışmalar başlasın artık.


Ha unutmadan bu haftasonu 26 ve 27sinde AIESEC Weekend olacak bir de. Ben ve Ezgi arkadaşım da Marketing takımının sözcüleriyiz. Sunumumuz hazır. Umarım her şey çok güzel olacak :)

13 Kasım 2011 Pazar

17# Bitiyor Sanırım.

Sanırım bitiyor her şey yavaş yavaş. Yazacak bir şey bulamıyorum uzun zamandır. Buna ayıracak vaktim de olmuyor açıkçası. Şu 2 hafta derler ya 'başımı kaşıyacak vaktim olmadı' işte öyleydi. Ama bir haberim var. Tabuları yıkmaya karar verdim. Bu Cuma Istanbul'a gidiyorum. Korktuğum şeylerden kaçmaktansa üstüne gitmeye karar verdim. Bir de diğer amaç evden biraz uzaklaşmak tabii ki. Artık beni boğuyor aile yanında yaşamak sanki. Fikirler uyuşmuyor bazen. Gereksiz tartışmalardan bıktım. Halbuki gitseydim Yıldız Teknik Metalurji'ye Davutpaşa'da olurdum ama yalnız olurdum be. Artık pişman olma safhasını geçtim, ben burada Bursa'da yaşıyorum.